AYRILIK

İnsanların birbirlerini tanımaları için en iyi zaman ayrılmalarına yakın zamandır” Dostoyevski…
Geçmiş zaman olur ki, bir düşünce kaplar içimi, hayal dünyasına dalarım, ayrı dünyalarda dolaşır dururum, yalnızlık çekerim benliğimde, bu ben miyim yürüyen hiç arkasına bakmadan aklı arkada kalmış olan, gün ışıklarını çekmeye başlıyor dünyadan, Cam’ın kenarından sızan yağmur, saatlerdir akmakta olan göz yaşlarıma karışıyor. Yalnızlığı hissettiriyor karanlık hüznü çağrıştırıyor yağmur…
Yağmur hızlanıyor “Haydi, ağlasana susma!” dercesine. Karanlık çöküyor yüreğime. Sanki bir gölge, sanki bir kıpırtı görecekmişim gibi geliyor. Bir ses okşayacak kulaklarımı bir el uzanacak omzuma ”Dostunum ve Yanındayım.” diyecek gibi geliyor ama ne çare? Karanlık iyice çöküyor. Ödenmemiş faturaların cezasını çekiyorum yine, bir yudum alıyorum çayımdan önümde duran iki tek zeytine uzanıyor elim. Aman Tanrı’m bu ne kasvet böyle! Oysa sabah neşeyle kalkan ben değilmiydim? Yolun kenarındaki çiçeği saçlarına katan neden şimdi bu yalnızlık?
Yağmur, ah o yağmur… Durmayacak gibi yağıyor gözlerimde karanlık işte o karanlık yüreğimde… Oysa ne kadar boş her şey… Saat gece yarısını gösteriyor ve işte o an! Onu iki yıl önce dizlerimdeki laptopumda görmüştüm. Ne güzel bir gündü o gün tekrarı olmayan oyuncular emekli bir tiyatro sahnesi gibiydi.
Sokak lambasının ışığı vuruyor üzerime yağmur iyice hızlanıyor. Artık görülmüyor. Tanrı’m neden şimdi bu yalnızlık? Sabahı olmayacak mı bu gecenin? Olacaksa ne zaman? Neden hemen değil? Gün ışıklarını veriyor tekrar dünyaya iki kumru ötüşüyor gökkuşağının altında. Martılar çıkıvermiş ortaya… Gözlerim sızlıyor ve pişman oluyorum… Her gecenin bir sabahı olduğunu unuttuğumdan.
“En sudan şeyler kıskanç insana Tanrı kelamı gibi doğru gözükür.”Shakespeare…

Yorumlar

seçil dedi ki…
her gecenin bir sabahı vardır mutlaka.Her ne kadar zor gecelerde bunu unutsakta bir bakmışızki gün ışmış güneş doğmuş ve hayat devam ediyor dimi?.Ama o yanlızlık o pişmanlık o keşkeler yine içinde yine kabusun yine seninle dimi?.Ne rakı şişesi nede etrafındaki kalabalık yanlızlığına çare olamaz işte böylesi anlarda.

Bu blogdaki popüler yayınlar

1.2.3.4. YANLIŞ BİR DOĞRU ETMEZ.

ATATURK'UN OLUM SEBEBI SIROZ MUYDU?

SİYAH MARTI