KİMSE OKUMAZ YAZDIKLARIMI

KİMSE OKUMUYOR NASIL OLSA…

Bugün maça gittim her zaman ki gibi. Sizlerle birlikte rezaleti gördüm. Şöyle yan gelip uzanmak istedim tribünde ayaklarımı uzatmak ve rahat rahat maç seyretmek istedim olmadı olamadı. Tam maça girmek üzereyim istiklal Marşı çaldı. Kuyrukta bir on kişi bulunuyorduk, sağ tarafımızda açık girişinde iki polis arkadaşımız vardı önce selam verdiler ellerini kaşlarının üzerine koyarak baktılar etrafta bayrak yok ben ve vatandaşlar var eller indi. Hazır ol da beklediler bu arada marş devam ediyor, kuyruk devam ediyor, bir yandan bilet satılıyor bende esas duruşta bekliyorum arkamdan beni itiyorlar ah canım kardeşlerim dedim ama nafile sırayı verdik tabi keriz gibi onların dilinde, olsun turnikeden geçiyorum görevli polis arkadaşlar ceplerime bakıyor bende zuladayım tabi para cüzdanımın içine çakmağı koydum. Sigara boşta bir telefon, anahtarlıklar var. bir dilaltı 5’lik isordil malum kalp hastasıyım 3 damar by-passlı elbette sigara olmamalıydı oysa biz sigara içebilmek için by-pass olmuştuk dermişim sizde inanırdınız. Haydi canım sende laf olsun diye yazıyoruz bu satırları nasıl olsa kimse okumuyor neler yazıyorum bu satırlarda bir tek tepki veren yok. Bende günlük yaşamımdan alıntıları yazıyorum.

NASIL OLSA KİMSE OKUMAZ YAZDIKLARIMI…

Neyse maça girdim oturacak yer arıyorum Suat Uysallarla maç başladı bir tek oturacak yer yok. Suat amca ile konulara daldık. Bir yandan maç bir yandan aramalar derken Sarıyerlilikten bahsettik. Golü yedik biz halen daha Sarıyer muhabbetindeyiz hayda devre oldu be muhabbete bak ne kadar da konuşmuşuz. Konu çok derinlerdeydi tam içine ettik maçın yani stada girişte arama yapılıyor neden? Ne gerek var kardeşim bizler zaten sahaya bir şeyler atmak istesek tamamen paslanmış ve çürümüş koltukları sadece tek hareketle söker atarız sahaya sorun mu yani. Evet haklısın dedim hemen devre arasında bir koltuğu komple söktüm tek hareketle şimdi bunu sahaya atayım mı dedim. Kardeşim yanıma geldi “yapma ağabey” dedi. Bir parça da o söktü Mehmet yarın buraya geleyim bir saat sürmez herhalde bunu sökmek dedim hem de hiç alet kullanmadan. Kardeşim işte bu Sarıyerli bir Bölge Müdürü’nün eseri dedi. Neden dedim. Tamer TAŞPINAR bunu yapsa yapamaz mı işine gelmiyor bırak ağabey ya. Diğer stadyumlardan sökülenleri koysa zaten buranın sorunu kalmaz ama Sarıyer de Sarıyerli yok. Haklısın kardeşim dedim ne diyeyim haklıydı. Suat amca babamı aradı babam çok hastaydı maçı haber verecek. Ooo babam maça gelmiş bile şeref tribünündeymiş. Bizlerde şerefsizler tribününde yani koltukları pastan çürümüş vaziyette gazete koyacak dahi yer yok.
Akşam Cücü bağlandı bana. Erol çok sert yazmış ağabey nasıl bir maçtı dedi. Bir şey demedim onun üzerine ben seni tutmayayım sen şimdi yazıyorsundur dedi. Haklıydı maçı yazmak istemedim inanmıyordum kimselerinde kızmasını istemiyordum. Duygularıma gömüldüm bir ara varsın olsun dedim daha başında dedim. Zaten NAH ÇIKARSINIZ aynı düşüncedeyim yaş 46 olmuş hayal peşinde koşamam dün istifa dediklerimizle bugün nasıl çıkarız ne değişti ki? Hepsi yerli yerinde ve olmak zorunda, hayat bu işte oysa gerçek suçlular kenarda maç seyrediyorlar. Evet oysa bunların hiçbir suçu yok ne idarecilerin ne de Belediye Başkanlarının ben suçluyu biliyorum!.. Ben sizlere gerçek suçlu kim veya kimler onu yazacağım sizleri ve beni kandıranları bu Sarıyer sevgisi illetini bizlere bulaştıran ve şimdi kenara çekilip yan gelip yatanları yazacağım.
Ben gerçek suçluları biliyorum.!

Mustafa Balcı

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

1.2.3.4. YANLIŞ BİR DOĞRU ETMEZ.

ATATURK'UN OLUM SEBEBI SIROZ MUYDU?

SİYAH MARTI