DÜŞERKEN ARDINA KİMSE BAKMAZ

Geçen yıldan daha kötü bir sezon yaşıyoruz, düştük veya düşeceğiz, kurtarma şansımız var mı, oda var, kurtarmak için çabalayan var mı, bu sorun tabii. Hangi ciddiyette böyle bir çaba harcıyoruz, Kurtarmak için elbirliği yaptık mı?

Tüm sıkıntılar hocadan mı kaynaklanıyordu?

Burada Mahmut Kocabal niye gönderildi hesabında değilim, Her zaman olduğu gibi gelişen olaylarda savunduğum erken hareket ediyoruz. Sanki bir önceki sezonu yaşamamış gibi yeni başkan ve yönetim kurulu oluşturduğumuzda en yakınlarımızın olduğu bu yönetimde dahi gelir gelmez hoca değişikliğine gidildi, fakat geçen sezondan yaşananların aksine çünkü yaşananlar hemen unutuluyor, Hocayı Yönetim değil de taraftar baskısı ve küfürleri gönderdi. Sonuç olarak tüm yardımcılar kaldı ama Hocanın değişmesi çok vefakar ve cefakar taraftarlarımızın küfürleri ve kulüpçülük anlayışı ile oldu. Gereken de yapıldı, Hoca istifa etti.

“Başkası düştü mü, çürük tahtaya basmasaydı deriz, kendimiz düşünce bastığımız tahtanın çürük çürükmış olmasından şikayet ederiz” Cenap Şehabettin

İyimi oldu? Ses yok.!

Daha ilk maçta yeni Başkanımız Mustafa Hepanıl’a ise Küfür ve hakaret dolu tezahürat yapılması, Yeni yöneticilerinde biz nerden geldik demesine yol açtı. Akabinde ilk toplantılar yapıldı, para toplantıları, Bazı sözler verildiği halde yerine getirilemedi. Başkan her ne kadar katkı yapsa da asıl vermesi gerekenler vaat edenler, Elini taşın altına koyanlar, her yerde ileri geri konuşanlar hiçte beklenildiği gibi cesur çıkmadı. İsyan edişlerin arkasında kıskançlık vardı! Sanırım..

Yönetim kurulu alacakları ile birlikte tahsilat yaptığında biraz para tahsilatı yapsa da “tam detayları yazmıyorum” ilk ödemelerde biraz ticari olarak düşünmüş olacak ki bu kulüpçülükte tutmuyor, yanlış ödeme yapması transfer ve diğer alacaklarda geciktirme olması, elde varken böyle bir hata yı futbolcuların bilmesi ise ayrı bir fiyasko tabi. İç isyan ve karışıklığa moral motivasyon eksikliğine dönüştü, işte bu sırada üst üste başarısız sonuçlar almaya başlanması zor bela birkaç puanla şu anki durumdayız.

“Bir düştüğün yerde bir daha düşersen bilki kabahat senindir.” Publilius Syrus

Bunlar bilinen konular, ya bilinmeyen ne?

Bir kere Yönetim Kurulu çalıştığı insanları iyi seçmesi lazım. Her şeyden önce kulüpte artık bir revizyon yapması lazım, bu kadar alınan kararların, kendi aralarında hoş sohbet mevzuların dahi, futbolcular arasında konuşulması, buna mukabil, seyirciler arasında konuşulması, Her şeyden önce kulübün her sorunun ve her hareketinin bilakis olmaması gereken bilgilerin dahi bazı personelce dışarı taşınması, Hatta Bizim sitemizde Forumda yazılması bence Yönetim kurulunun dikkat etmesi gereken revizyon sebeplerinin ana konusu olmalıdır. Sizler alınan ve acil uygulanması gereken kararları kulüpten çıkmadan futbolcular ve seyirci duyuyorsa, kısaca Bilgi sızıyorsa acil önlem alınması gerekir.

Ne mi olur? Yıpranmanın en tabi olanakları sağlanmış olur.

“Uzun süredir yazmamamın nedeni Yazdığım bilginin içeriden direk bilgi olacağından ailevi sorumluluk nedeni ile susmak zorunda oluşumdur. “

“ Aşağıda olan kimse düşmekten korkmaz.” Aristoteles

Şimdi neden yazıyorsun! Boka saplandık da ondan.! Çıkamıyoruz.

Nasıl bir bok? Kokusu şeref trübününü karıştıracak cinsten, Yazık ki ne kadar yazık.

Sayın hocam!

Merakımdan soruyorum. Siz nasıl olurda yaptığınız takımda tüm oyuncuların hanği dakikada ve kimler arasında değişiklik olacağını şeref localarından duyarız. Vede bu gerçeklerşir. Bunun açıklaması ve izahı nedir.?

“ Sırrını saklarsan o sana esir olur, yayarsan sen ona esir olursun” İbni Sina

Bu takımı çalıştıran sizlersiniz. Takımı yapanda sizsiniz, nasıl oluyor da, kimi değiştireceğinizi dakika dakika,60 dk. su çıkacak bu girecek.70 şu çıkacak bu girecek,90 dk şu çıkacak bu girecek, nasıl bunları bizler duyarız. Acaba gerçekten bir mahalle takımı filan çalıştırdığınızımı zannediyorsunuz. Veya burayı Sarıyer kulübü değil de diğer çalıştırdığınız kulüplerlemi karıştırdınız. Yani bizde acaba kişilik sorunumu var sanıyorsunuz. Bunlar her şeyi kaldırır gibi basit düşünceler içindemisiniz. Hiçte yakışır hareket değil bunlar.

Sizler her şerden önce daha fazla sorumluluk altındasınız, samimi olarak bir ışık görmüyorsanız bir gelecek veremiyorsanız, bu takımı ben toparlıyamam, bu seviyeden kurtarabilme şansını kendimde göremiyorum, az bir zamanda gerekli olan inancı takıma aşılayamadım diyorsanız, sizleri dürüst olarak alkışlarız, hizmetlerinizden ötürü teşekkür ederiz ve dostluklarımız baki kalır, Bilerek başarısızlık içinde direnme gösteriyorsanız, Bizim pek fazla sabrımız kalmadı.

Mustafa BALCI
13 Aralık 2008

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

1.2.3.4. YANLIŞ BİR DOĞRU ETMEZ.

ATATURK'UN OLUM SEBEBI SIROZ MUYDU?

SİYAH MARTI